Haber: Hakan MÜSTECEP
Başkar Madencilik tarafından hayata geçirilmek istenen açık patlatmalı kuvarsit madeni projesi, tamamı ormanlık alandan oluşan 1900 hektarlık sahada planlanıyor. Çevreciler, bu büyüklükteki bir proje için verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararına tepki gösteriyor. Platformun açıklamasında, maden sahasının köy yerleşimlerine yalnızca 1600 metre uzaklıkta olduğu hatırlatıldı. Yılda defalarca yapılacak dinamit patlatmalarının hem ekosisteme hem de insanların yaşam kalitesine ciddi zararlar vereceği belirtildi.
Çevrecilerin Endişeleri
Projeye yönelik başlıca itirazlar şöyle sıralandı:
Orman kaybı: 1900 hektarlık ormanda binlerce ağacın kesilmesi bekleniyor.
Sağlık riski: Patlatmalar sonucu ortaya çıkacak kuvars tozunun solunum hastalıklarını artırabileceği uyarısı yapılıyor.
Su kaynakları tehlikede: Yayla Deresi, Yumucağım Deresi, Ağalar Gölü, Küçükkuz Şelaleleri ve Mengen Çayı gibi önemli su kaynaklarının kirlenme riski yüksek.
Sınırlı istihdam, büyük tahribat: Projede yalnızca 15 kişinin istihdam edileceği, ancak doğaya geri dönüşü olmayan zararlar verileceği belirtiliyor.
“Parça parça başvuru” taktiği: İlk etapta sadece 9.9 hektarlık alan için ÇED muafiyeti alınırken, ruhsat alanının 1900 hektardan fazla olduğu ve zamanla genişleyeceği iddia ediliyor.
“Mengen’in Doğasına Sahip Çıkalım”
Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu, projeyle yalnızca Ağalar Köyü’nün değil, çevredeki dört köyün daha doğrudan etkileneceğini belirtti. Açıklamada, bölgede endemik bitki türlerinin bulunduğuna ve madenin ekosistemde geri dönüşü olmayan tahribatlar yaratacağına dikkat çekildi.
Platform, tüm doğa ve yaşam savunucularını 9 Ağustos Cumartesi günü saat 15.00’te Ağalar Köyü’nde düzenlenecek buluşmaya davet ederek şu çağrıyı yaptı: “Mengen’in doğasına, suyuna, toprağına sahip çıkmak için birlikte dur demeliyiz.”